Gubari ve Celi Sülüs hat ile "Muhammed Aleyhisselam" yazılı. Ketebeli. 36 x 49 cm. "Muhammed" lafzının içerisinde gubari hat ile Muhammed Suresi yazılı. *Sanat kalitesi , nadiriyeti ve kondüsyonu itibarı ile müzelik bir eserdir.
"Oniki kalemde fevkalade kudrete sahip olan Azîz Rıfâ’î’nin, aynı zamanda seri’ü’l-kalem bir hattat olduğuna, neredeyse tüm İslam coğrafyasına dağılmış durumdaki âsârı delîl olup Cemâleddin Server Revnakoğlu da “rık‘a yazar gibi sür‘atle sülüs, nesih ve ta’lik yazdığını” nakletmektedir. Bilhassa celî sülüsle müsennâ tertîb ve terkîblerle ziyâdesiyle meşgul olan Azîz Rufâ’î, Şevkî Efendi tarzında kendine mahsus bir şive kattığı hüsn-i hattı ile Türk hat san‘atında mümtâz bir mevki elde etmiştir.
Ayrıca tuğra tersîminde de mahâret-i kâmileye hâ’iz olduğu menkûldür. Hatta uzun müddet hânesine devam ederek sülüs ve ta’lik celîlerinde müstefiz olduğu Sâmî Efendi’nin, kendisinden sonra Dîvân-ı Hümâyûn’da tuğrakeşlik vazîfesi için onu tavsiye ve ısrâr ettiği, ancak Bâb-ı Meşihât’taki hizmetinden ayrılmak istemediği için reddettiği hikaye edilmektedir.
Mustafa Râkım Efendi’nin izinden gittiği hat sanatına yüzlerce eser kazandırmış olan Azîz Rıfâ’î’nin iki büyük koleksiyonu Topkapı Sarayı Müzesi’nde ve Kubbealtı Kültür ve Sanat Vakfı’nda bulunmaktadır. Ayrıca şeyhinin Unkapanı’ndaki dergâhında hilyesi, Bursa’daki Ulu Cami’de ta’lik ve celî sülüs, Sünbül Efendi Türbesi’nde de ta’lik levhâları vardır.
Ayrıca ilk devresinde “Abdü’l-azîz Eyyubî” imzalı yazılarına ve “Azîz” imzasıyla kaleme aldığı çok sayıda mezartaşı kitabesi rastlanmaktadır. Ka’be-i Mu’azzama’nın H. 1331/M. 1913 senesinde imal olunan kisve-i şerifesinin bazı kısımlarındaki yazılar da ona aittir.
Tezhip sanatında da mahâret sahibi olduğu ve yazılarının bozulmaması ve bir kenara atılmaması için tezhîbini de yaptığı nakledilmektedir. " (Kaynak: İsmail Orman)
Share
Ask a question
Ask a question